Rize İl Genel Meclisi Başkanı Hakan Gültekin, katıldıkları turizm fuarlarında Rize de havaalanı olmayışının eksikliğini fazlasıyla hissettiklerini söyledi.

Gültekin, 'Fuarlarda bölgemizi tanıtıyoruz, çok beğeniliyor fakat 'En yakın havaalanı nerede?' sorusuna doyurucu cevap veremediğimiz için ilimizde turizmi istenen seviyeye getirmekte zorlanıyoruz' dedi.

Çalışmaları hakkında Taka Gazetesi Rize Temsilcisi Deniz Varlı'ya bilgi veren Rize İl Genel Meclisi Başkanı Hakan Gültekin, Rize havaalanının geçmişte lüks olarak algılanmasının normal olduğunu ama bugün için zaruri bir ihtiyaç haline geldiğini söyledi.

En yakın havaalanı nerede?

Rize'nin marka şehir olma yolunda önemli mesafeler kat ettiğini belirten Başkan Hakan Gültekin, marka şehir için en önemli argümanlardan birinin havaalanı olduğunu söyledi. Lojistik köy çalışmalarının sağlam bir zeminde kurulabilmesi için havaalanının olması, limanın yeterli büyüklüğe ulaşması ve özellikle Batum tren yolunun Rize'ye uzanması gerektiğini söyleyen Başkan Gültekin, yalnızca karayolunun yeterli olmayacağını vurguladı.

Havaalanının Rize için elzem olduğu ve artık lüks olmaktan çıktığını belirten İl Genel Meclisi Başkanı Hakan Gültekin, 'Rize; üniversitesi, siyasetçisi, bölgesel konumu ve organik tarım çalışmalarıyla bir marka şehirdir. Markayı tamamlayan önemli argümanlardan bir tanesi de havaalanıdır. Sürekli büyüyen bir üniversite, artan ticari rakamlar ve evvelki yıllara göre yükselen turizm potansiyeli, Rize için havaalanını zorunlu hale getirmektedir. Bu işten faydalanacak iki il var; Artvin ve Rize. Batum havaalanını çok verimli kullanamıyoruz. Milletin yüzü daha çok batıya dönük. Artvin ve Rize'nin kullanabileceği bir havaalanına mutlaka ihtiyaç duymaktayız. Yurtiçinde ve yurtdışında birçok fuara gidiyoruz. Oralarda bize sorulan en önemli sorulardan bir tanesi 'Ayder'e en yakın hava alanı nerede?' sorusudur. Bu konuyu bir şekilde çözmemiz lazım. Geçmişte lükstü ama şimdi ihtiyaç' dedi.

Havaalanı konusunda en önemli görevin medya mensuplarına düştüğünü vurgulayan Gültekin, 'Bu konu hakkında kamuoyu yapılmalı, herkese mikrofon tutulmalı ve arkasını doldurarak sorular sorulmalı. Artvin'de bu konuda bizden daha fazla heyecan var. Valisinden milletvekiline teşkilatına kadar kıyamet koparıyorlar bu konuyla ilgili. Rize'de daha az heyecan var. Fakat daha fazla olması lazım. Eğer biz marka şehir olacaksak, lojistik bir köy kuracaksak havaalansız olmaz' diye konuştu.

Batum Demiryolu Rize'ye Bağlanmalı

Prestij olarak da nitelendirdiği havaalanı konusunun turizm potansiyelinin yükselmesine ve eğitimde kalitenin artmasına vesile olacağını ifade eden İl Genel Meclisi Başkanı Hakan Gültekin, 'Lojistik köy projesi olgunlaşma safhasında, henüz nereye yapılacağı konusu belirlenmiş durumda değil. Ancak lojistik köy için Havalanı şart. Tren yolu özellikle Batum tren yolunun Rize'ye gelmesi şart. Limanın büyütülmesi şart. Yalnızca karayolu ile lojistik köy olmaz' şeklinde konuştu.

Özel İdare Kendini Anlatacak

İl özel idaresinin çalışma alanları ve yaptıkları konusunda vatandaşın fazlaca bilgi sahibi olmadığını söyleyen Başkan Gültekin, Vilayetler Hizmet Birliği kararı aldıklarını, buna istinaden il özel idaresinin yaptığı ve yapacağı çalışmaları anlatmak için yazılı ve görsel basını daha etkin kullanacaklarını belirtti.

2012 Su Yılı Oldu, 2013 Altyapı Ve Kanalizasyon Yılı Olacak

Hem bilinçlenme oluşması, hem bundan sonraki çalışmalarda bu bilinçlenmeyle hareket edileceğini vurgulanması, hem de sulardaki kirliliğin giderilmesi, suların temiz kullanılıp saklanacağı eve gelinceye kadar geçirdiği süreçle ilgili bir çalışma yapmak için 2012 yılını su yılı ilan ettiklerini ve bu konuda gerekli denetimlerin sıklıkla yapıldığını söyleyen Başkan Gültekin, 'İnsanlar daha önce kullandıkları suyun sağlıklı olup olmadığını sorgulamıyordu. Sağlık Müdürlüğümüzle ortak yürüttüğümüz çalışmada; 347 köyümüzde bine yakın numune noktasından örnekler alıp tahlillerinde sıkıntı gördüklerini bize rapor ettiler.

Yaylalarımız birer hazine

Yaylaları gizli hazine olarak gördüklerini kaydeden Hakan Gültekin, 'Hizmetin biraz daha düzenli ve biraz daha düzeyli olması lazım. Bunun için en önemli yer oteller. Otellerle ilgili alt yapı eksikliklerimizi gidermemiz lazım. Yaylalardaki birçok yapıyla ilgili yıkım kararı var. Yaylalarda kalıcı konut yapmak yasak. Yaylalar devletindir. Sadece ilgili köylere kullanma izi veriyoruz. Bu izinler kalıcı değil geçicidir ve yalnızca yöresel mimariye ve doğal yapıya uygun yapılaşmaya izin veriliyor. Onun dışındakiler kanunsuzdur ve bunlarla ilgili yıkım kararları vardır' dedi.